12-07-2020 – Demokrat Kocaeli Gazetesi
Danıştay 10.Dairesi 86 yıllık esarete son verdi.
24 Kasım 1934’te Bakanlar Kurulu kararıyla müzeye dönüştürülen Ayasofya, yeniden cami oldu.
Ücretli giriş kaldırıldı, tüm camiler gibi Ayasofya’nın kapıları tüm insanlığa açıldı.
24 Temmuz 2020 Cuma günü, cuma namazıyla birlikte Ayasofya’nın ibadete açılması planlanıyor.
Alınan karar, Fatih’in bu ağır bedduasından kurtulmamızı sağlamıştır: ‘Bu vakfiyeyi kim değiştirirse; Allah’ın Peygamber’in, Meleklerin, bütün yöneticilerin ve dahi tüm Müslümanların edebiyen laneti onun ve onların üzerine olsun… Azapları hafiflemesin, haşr gününde yüzlerine bakılmasın. Kim bunları işittikten sonra hala bu değiştirme işine devam ederse, günahı onu değiştirene ait olacaktır. Allah’ın azabı onlarındır. Allah işitendir, bilendir’
10 Temmuz 2020 günü Danıştay’ın aldığı bu kararın ardından, aynı gün saat 20.53’ te Reis-i Cumhur ekranlardan millete seslendi. Konuşmanın bazı bölümlerini, tarihe bir not düşme bâbında naklediyorum:
AYASOFYA’NIN DİRİLİŞİ, MESCİD-İ AKSA’NIN ÖZGÜRLÜĞE KAVUŞMASININ HABERCİSİDİR.
Ayasofya’nın dirilişi, dünyanın dört bir yanındaki Müslümanların fetret devrinden çıkış iradesinin ayak sesidir.
Ayasofya’nın dirilişi, sadece Müslümanların değil, onlarla birlikte tüm mazlumların, mağdurların, ezilmişlerin, sömürülmüşlerin umut ateşinin yeniden alevlenişidir.
Ayasofya’nın dirilişi, Türk Milleti, Müslümanlar ve tüm insanlık olarak dünyaya söyleyecek yeni sözlerimiz olduğunun ifadesidir.
Ayasofya’nın dirilişi, Bedir’den Malazgirt’e, Niğbolu’dan Çanakkale’ye kadar tarihimizin tüm atılım dönemlerini yeniden hatırlayışımızın adıdır.
Ayasofya’nın dirilişi, şehitlerimizin ve gazilerimizin emanetlerine gerekirse canımız pahasına sahip çıkma kararlılığımızın remzidir.
Ayasofya’nın dirilişi, Alparslan’dan Fatih’e ve Abdülhamit’e kadar ecdadın tamamına vefamızın gereğidir. Ayasofya’nın dirilişi, Fatih’in fetih ruhunu şad etme yanında, Akşemsettin ’in maneviyatını, Mimar Sinan’ın estetiğini ve zevkini de yeniden gönlümüzde canlandırmaktır.
Ayasofya’nın dirilişi, insanlığın özlemle beklediği temeli adalet, vicdan, ahlak, tevhid ve kardeşlik olan medeniyet güneşimizin yeniden yükselişinin sembolüdür.
Ayasofya’nın dirilişi, bu mabedin kapılarındaki zincirler yanında, topyekûn gönüllerdeki ve ayaklardaki prangaların da kırılıp atılmasıdır.
Ezanın aslına döndürülmesinden 70 yıl sonra Fatih’in emaneti Ayasofya’nın da Cami olarak hizmete girmesi, gecikmiş bir yeniden silkiniştir.
Bu tablo, İslam coğrafyasının dört bir yanındaki sembol değerlerimize yapılan hoyratça saldırılara verilmiş en güzel cevaptır.
TARİHE İHANET
Cumhurbaşkanı, Ayasofya’yı müzeye dönüştüren 24 Kasım 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararını da eleştirerek, “Tek parti döneminde alınan bu karar, tarihe ihanet olmanın yanında hukuka da aykırıydı. Çünkü Ayasofya ne devletin ne de herhangi bir kurumun malı değil, vakıf mülküdür” diye konuştu.
***
Bu vesile ile başkomutanımız, yeniden şahlanışın mimarı Recep Tayyip Erdoğan beyefendiye şükranlarımızı sunuyoruz.
Seni yetiştiren anne babadan Rabbim razı olsun.
Bu kutlu davayı zihinlere nakşeden Erbakan Hocamızı, Necip Fazıl Üstadı rahmetle anıyoruz.
Âlem-i İslam’a hayırlı mübarek olsun…
Köşe Yazılarım
- YAVAŞLA
12 Haziran 2021
- VİDEO SAHTEKÂRLIĞI:“DEEPFAKE”
12 Haziran 2021
- TEŞKİLATÇILIĞIN “T” Sİ
12 Haziran 2021
- “SÜPER İNSAN” DÎNİ: TRANSHÜMANİZM
12 Haziran 2021
- SOSYAL MEDYADA TAKILMAK APTALLAŞTIRIYOR MU?
12 Haziran 2021
- SİBER ÂLEMDE VÂR OLMAK YA DA YOK OLMAK
12 Haziran 2021
- MAHİR İZ HOCANIN LİYÂKAT ÖLÇÜSÜ
12 Haziran 2021
- GELECEĞİN MESLEĞİ: “HAYAT BOYU ÖĞRENME”
12 Haziran 2021
- HER GÜN 25 SAYFA OKURSAK
12 Haziran 2021