GELECEĞİN ARADIĞI İNSAN

12 Haziran Cumartesi 2021
  

“Büyüyünce ne olacaksın ?”
Bu soru ortaokul ve lise dönemlerinde gençlere en çok sorulan sorulardan bir tanesidir.
Yeteneklerinin farkında olmayan çocuklar hayal ettiği mesleklerinin adını söyleyerek cevap verirler.

21. yüzyıl, bu “soru”nun git gide önemini yitirdiği bir yüzyıl.
100 yıl önce yaşayan atalarımız, kas gücünden makine gücüne geçiş dönemini izlediler.
Bugün ise makine gücü, yerini zekâ gücüne (yapay zekâ) bırakmaya başladı.

100 atın çektiği fayton, yerini 100 beygirlik güce sahip motorlu araca devretmişti.
Şimdi, yüz aklın bir araya geldiğinde ortaya çıkardığı eseri tek başına ortaya koyan; “yapay zekâ”
ile muhatabız.
20 sene sonra gençleri nasıl bir dünya bekliyor? Bu sorunun net cevabı yok.

BÖYLE BİR ORTAMDA NASIL YOL İZLEYECEK GENÇ?
1.İlk önce kendini tanıyacak; meşrebine uygun bir yol haritası ancak bu şekilde çizilir.
2.Meslekleri tanıyacak; hepsini değil, ilgili olduğu meslek dalları üzerinde yoğunlaşacak.
3.“Sevdiğiniz işi yaparsanız, bir gün bile çalışmış sayılmazsınız” ilkesini asla aklından çıkarmadan, sevdiği mesleğe
yönelecek.

“Tutkularının” peşinden gidenler, “kendinin”; “meşrebinin” farkında olanlar, dünyanın ihtiyaç
analizini çıkarıp, bu minvalde meşrebine uygun meslek seçenler mutlu!

Global düşünen; sorumluluk alma, pozitif kalma, birlikte çalışma, esnek olma, iletişimi kavî, iyi
dinleyici özelliği olanlar başarılı.
Robotlarda bu özellikler yok. Yani duygusal zekâları geliştirilemiyor.
Geleceğin dünyasında robotlar olacak ama, empati yapma özelliği olmadığı için insanın önüne her
konuda geçemeyecekler. Şu anda görünen manzara bu.

MESLEKÎ MUTLULUĞUN ŞİFRESİ; “ESMÂ’ÜL HÜSN” (ALLAH’IN GÜZEL İSİMLERİ )
İnsan, Allah’ın sanatıdır ve kendisine yüklenen isim ve sıfatların farkında olup hareket ederse mutlu olur.
“Rahim” ismi kişide ön planda ise; “öğretmen” , “Adil” ismi tecellisiyle yaratılmış ise; “savcı”, “Musavvir” ismi ile
tezyin olmuşsa “mimar” olmalıdır.
Anne babanın zorlaması ile, tamamen fâni amaçlar çizgisinde “itibar” merkezli meslek seçimi, sonu hüsranla
sonuçlanan bir tiyatrodur.

“Meslek seçmek hayatı seçmek midir?”
“Hayat meslekten ya da seçilen okuldan ibâret midir ?”
“Sınavlarda en çok doğruyu yapan, en güzel üniversitelerde okuyan, cafcaflı mesleklerden birine
sahip kişiler en güzel hayatı yaşıyor ?” Öyle mi?
Değil !!!
Hayat YKS’den ibaret değil.
Hayatın gayesini ,“ekmek kavgası” na indirgemek “hayatın sahibini” anlamamaktır.
Meslek seçimini; Rabbimiz ’in rızasına erişme konusunda bir vasıta olduğu için önemseriz, o
kadar.
Oldu ki, mesleğimizi iyi seçemedik, sevemedik, güzel mevkilere gelemedik. Bu durum, bizim için
cehenneme dönüyorsa problem.
Her imkân bir imtihan.

“Yeter ki gönlün istesin, ne iş olsa yaparsın. “Gönlünün götürdüğü yere git!” O zaman başarılı
olacaksın.” diyor, Münir Arıkan ve devam ediyor;

“Geleceğin Aradığı İnsan şu üç özelliğe sahip olmalı İYİ HUYLU, İSTEKLİ VE HEVESLİ”

O yüzden “karakter meselesi”, “memleket meselesidir” dostlar.

Yeni eğitim öğretim yılı vatanımızın geleceği olan ve bebeklikten itibaren olumsuz birçok etkene
maruz kalan evlatlarımız için hayırlara vesile olur inşallah.



  • Bu sayfayı paylaşabilirsiniz



Köşe Yazılarım

 Tümünü Gör

MURAT YILMAZ
mrtylmz.com

© Tüm hakları saklıdır