ELBET BİR GÜN AYASOFYA!

8 Mayıs Cumartesi 2021
  

03-06-2020 –Demokrat Kocaeli Gazetesi

Bugünkü Ayasofya, Bizans kralı I.Justinianus tarafından 537 yılında yaptırıldı. Öncesinde Deprem ve yangın nedeniyle iki kere yıkıldı.
Bu nedenlerden dolayı 3. Ayasofya dersek yanlış olmaz.
Aya+Sofia, “mukaddes bilgi-hikmet” demek. Bu da Hazret-i İsa’nın bir vasfı…
Bizans’ın hüküm sürdüğü diğer şehirlerde aynı isimle kiliseler yapılmış (İznik, Trabzon vs.) Lâkin İstanbul’daki farklı.
Şöhreti, o zamanın en büyük kubbesine sahip olmasında geliyor.

Sultan Fatih, İstanbul fethinden sonra “kılıç hakkı” olarak camiye çevirdi. “Ayasofya Câmi-i Kebîri” (Büyük Câmii) veya “Fetih Câmii” diye anıldı.

Ecdad, mabede birçok hizmette bulundu ki, bu hizmetler olmasa yapı ayakta kalamazdı.
4 minaresini üç ayrı padişah yaptırmış (Sultan Fatih 1, Sultan İkinci Beyazıt 1, Sultan İkinci Selim 2 adet ). Minareler bu sebeple farklı fiziki yapıya sahip.
Sultan I. Mahmut’un yaptırdığı kütüphane ve şadırvan mühim. Son olarak Sultan Abdülmecid, binayı mimar Fossati’ye esaslı tamir ettirmiş; bazı ilaveler yaptırmış.

Avlusunda beş Osmanlı Sultanı metfun. (Sultan İkinci Selim, Üçüncü Murad, Üçüncü Mehmed, Birinci Mustafa ve Sultan İbrahim)

Topkapı sarayının hemen önündeki bu camiye, “Devlet-i Âliyye’nin resmi camisi” benzetmesi yapabiliriz. Yöneticiler bu mabedi çok önemserdi.

“KILIÇ HAKKI” MESELESİNİ KAVRAYAMAYANLAR
Sadece ibadethâne değil, aynı zamanda fethin sembolüdür Ayasofya.

“Yanında Sultanahmet var, orda namaz kılıverin, burası müze kalsın, komşumuz Atina üzülmesin, günümüzde Ortodokslara hamilik yapan Moskova tepki vermesin” diye ahkâm kesenler bu ince ayrıntıya vâkıf olamayan cahillerdir.

Yurt dışından gelecek turistler meselesine gelince. Camiye çevrilmiş Ayasofya’nın turistler tarafından gezilmesinin önünde ne engel olabilir ki? Sultanahmet’i gün içinde binlerce turist ziyaret etmiyor mu?

Sultanahmet demişken; Fethin sembolü müzeye çevrildiği tarihten bir müddet sonra, Sultanahmet Camii askerlik şubesine çevrilmiştir.
Sultan Fatih, Ayasofya için bir vakıf kurdurdu, vakıf senedinde mabedi camilikten çıkarmak isteyen olursa en büyük günahları kazanmış olur diye uyardı ve ; “Allah’ın, Peygamber’in, meleklerin, bütün yöneticilerin ve dahi bütün Müslümanların ebediyen laneti onun ve onların üzerine olsun” diye ekledi.
Bilhassa Ramazan- Şerifin 27. Gecesi olan Kadir gecesinde halkın ve Padişahın katıldığı toplu teravihler muhteşem olurdu.
1918 yılında İstanbul işgal altında idi. Sultan Vahîdeddin’i koruyan 700 kişilik özel birlik olmasa, bazı Rumlar camiye çan takacaklardı.
11 ASIR KİLİSE, 5 ASIR CAMİ VE MÜZE…
16 asır boyunca ibadethane olarak kullanılan Ayasofya, ,Bizans mozaikleri uğruna müzeye dönüştürüldü. Ardından da ibâdete kapatıldı. Zamanın siyasi konjonktürleri, Yunanistan ile yapılan Balkan Paktı görüşmeleri, İngiltere’nin perde arkasındaki baskıları…
Alınan bu karar halk vicdanında ciddi bir yara açmıştır.

CAMİ MÜZEYE ÇEVRİLDİKTEN SONRAKİ MANZARA
Halıları kesildi parçaları kayboldu, şamdanları eritildi, bitişiğinde bulunan Osmanlıların ilk üniversitesi olan Ayasofya Medresesi yıkıldı. İçindeki levhalar büyük diye dışarı çıkartılamadı depoya kaldırıldı. Bu levhalar 1950 DP iktidarında tekrar yerine monte edildi.

DP Ayasofya ’yayı ibadete açmayı düşündü.
O günlerde “Ayasofya’nın câmi olmasını isteyenlerin kafası ezilmelidir” diye beyanat veren gazeteci yazar Ahmet Emin Yalman, Malatya’da Hüseyin Üzmez adlı bir genç tarafından vuruldu (1952). Bu olayın etkisi ve NATO üyesi Yunanistan’ı gücendirmeyelim duygusallığı bu girişimlere mâni oldu.

AYASOFYA’YI, ARTIK ÖNÜNE GEÇİLMEZ BU SEL AÇACAK…
İstanbul’u fetheden komutan Başbuğ Fatih Sultan Mehmet Han ne kadar şanlı ise, Ayasofya’yı da tekrar camiye çevirebilecek siyasal iktidar o kadar şanlı olarak tarihe geçecektir.
“Kim bilir belki yarın belki de yarından da yakın”…
Bekle bizi Ayasofya… Elbet bir gün Ayasofya…



  • Bu sayfayı paylaşabilirsiniz



Köşe Yazılarım

 Tümünü Gör

MURAT YILMAZ
mrtylmz.com

© Tüm hakları saklıdır